20 Mayıs 2015 Çarşamba

Yaşasın ek gıdaya geçtik!

Bebek anne karnına düştüğü ilk andan itibaren "hadi büyüsün" diye içimizi kemiren bir hastalık çıkagelir.. Karnındayken; önce sadece kalp sesini duyarsınız.. E hadi bellirginleşsin, organları oluşsun, tekme atsın, ultrasondan bize el sallasın, e çok büyüdü artık doğsun, hele bi 40ı çıksın, hele bi baksın, gülsün, dönsün, sıralasın, yürüsün, konuşsun, okula gitsin, falan filan.. Zaten doğanın kanunu bu.. Çocuk büyüyor.. tadını çıkarsana a kadın! yoook.. büyüsün de büyüsün..

Benim en çok heveslendiğim büyüme konularından birisi de ek gıdaya geçiş evresi idi.. Çünkü özellikle dışarıda emzirmek çok zor geliyordu.. Bir yere gidilecekse bebek bakım odası olan mekanlar tercih ediliyordu.. Bebek bakım odası yoksa emzirme örtüsü ile bir soteye çekilip "nolur bebek açmaya çalışmasın" diye dua ede ede emzirmek.. Emzirme bittikten sonra önce çocuk mu çıkacak, üst baş toparla, kimler gördü falan filan.. Birde emzirmeye uygun kıyafetler giyilmesi gerekiyor.. Elbise giyilmesi imkansız.. Pantolon ve düğmeli gömlek ya da bluzdan başka şansınız malesef yok.. Bu konular bana eziyet gibi geldiği için başıma geleceklerden habersiz "ah bir ek gıdaya geçsek" diye düşünüyordum.. Demir Arda'nın 4. aydan sonra kilo alması birden yavaşladığı için, doktor tavsiyesi ile, 5. ayda ek gıdaya geçiş yaptık.. Ben bir heves ilk önce o zamanın meyvesi olan şeftali püresini oğluma verdim..İlk hayal kırıklığını da o zaman yaşadım.. Anne stünden sıkılmıştır , afiyetle yer zanettiğim meyveyi yer yemez ağzını buruşturdu ve sonrasında da yemeyi reddetti.. Aslında 1 ay öncesinden yavaş yavaş tattırmak gerektiğini o zaman anladım.. Sonra çorbaya geçtik.. Aynı şekilde onu da alıştırmak zor oldu.. Yoğurdu da pek hevesle yediğini söylemeyem.. Ama ilk aylar alıştırma devreleri olduğu için ben de yemesi konusunda hiç ısrarcı davranmadım ve bir iki kaşık yemesinin yeterli olduğunu düşündüm..Bu arada evde hummalı bir şekilde yoğurt yapma alıştırmaları başladı.. Diğer bir sorun da yoğurdun tutup tutmamasıydı tabi.. Yoğurt tuttuysa o gün harikadır! Tutmamışsa yandık! sabahın körğnde tekrar yoğurt yapma çalışmaları başlasın! Hele bir de süt ve süt ürünleri gecesinde çok yorgunsanız ve bebe uyuduktan sonra bir kaç saat sonra "eh artık yatayım" dediğiniz anda aklınıza süt gelmişse yandınız! O süt kaynayacak, yoğurt olacak, peynir olacak, süt olarak içilecek... oof of .. Daha en az 1 saat mutfaktasınız!! 
Sadece süt ve yoğurt da değil ki.. Ertesi gün yapılacak çorbayı düüşünüp yeterli malzeme var mı yok mu bakılacak.. Meyvesi dolaptan çıkarılacak.. 8. aydan sonra kıymalar küçük porsiyonlar halinde minik minik paketlenecek.. Yemek yapılmadan 2 saat önce buzluktan çıkarılacak.. Her gün değişik meyve ve sebze yedirebilmek için gerekli sirkülasyon sağlanacak.. 

Kısacası bundan sonra kafanızda ki düşüncelerin yüzde sekseni ne yemek yapacağınızdır.. 

Bu arada dışarı çıkacaksanız sabah kalkıp önce çorbasını pişirip meyvesini hazırlamanız gerekiyor.. Eskiden umursamadan "amaan ne yapacağım ki" deyip çöpe attığınız cam kavanozlar da bir numaralı yardımcınız.. Her bir küçük cam kavanoz sizin için artık yemek taşıma kabı.. 

Ama merak etmeyin ,1 yaşından sonra işler biraz daha rahatlıyor..

Ek gıdaya geçişle ilgili bilgi almak isterseniz ; bu konularda son derece uzman, kişilik olarak son derece mütevazi ve samimi olan Esra Ertuğrul'dan destek alabilirsiniz.. 

http://www.bebeimgeliyor.com/


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder